İşe alınmakta veya istediğiniz bir şirketten geri dönüş almakta zorlanıyorsanız, birkaç şeyi yanlış yapıyor olabilirsiniz! Bunların ne olabileceğini ve nasıl düzelteceğinizi yazımızda bulabilirsiniz. İşte iş arıyorum ama neden iş bulamıyorum diyenlere 6 muhteşem öneri.
İş arama bir sayı oyunu olabilir, ancak onu başarılı kılan şanstan çok stratejidir. Körü körüne nişan alıyorsanız, tekrar tekrar reddedileceğinizi veya daha kötüsü, kimsenin sizi farketmediğini göreceksiniz.
İş Arıyorum Ama Neden İş Bulamıyorum Diyenlere Öneriler
Başınızı kuma gömmek ve başka bir başvuru yapmak yerine, bir adım geri atıp işe alınmamanızın gerçek nedenlerini gidermek daha iyi bir yöntem olacaktır. Bu şekilde, başvurularınızın kalitesini (niceliğini değil) iyileştirebilir ve sevdiğiniz bir işe girme şansınızı artırabilirsiniz.
İşte işe alınmamanızın bazı nedenleri ve bunları nasıl düzelteceğiniz.
1. Fazla Kalifiyesiniz
İş arıyorum ama ‘arayacağız’ deyip geri dönmüyorlar diyen insan sayısı çok fazla. Sorun gereğinden fazla kalifiye olmanız olabilir. Şirketler aradıkları özellikler arasında işe en uygun adayı seçmeye çalışırlar; bu, gereksinimlerinin mümkün olduğu kadar çoğunu karşılayan bir adaya ihtiyaçları olduğu anlamına gelir.
Belirli işler, özellikle özel alanlarda olanlar, bir dizi sertifika gerektirir.
İşverenler, işe alma sürecinin ilk aşamalarında iş için bu gerekli nitelikleri çapraz kontrol eder.
Bir iş için fazla kalifiye olmak, çoğu işe alım uzmanı için kırmızı bayrak kaldırılmasına neden olabilir. Başvuranı, zamanla işi tatmin edici bulmayacağını ve kısa sürede istifa edebilecek biri olarak görürler. İşe alma, maliyetli ve zaman alıcı bir süreç olduğundan, çoğu şirket kısa vadeli işe alımları tercih etmez.
İşe alınma şansınızı artırmak için özgeçmişinizdeki becerileri başvurduğunuz işle eşleştirin. Son işinizden daha az karmaşık olsalar bile, gereken görevleri yapmaya istekli olduğunuzu göstermeye çalışın.
2. CV’niz Etkileyici Değil
İşe alım uzmanları, bir rol için başvuranları değerlendirirken çok sayıda özgeçmişi gözden geçirmek zorundadır, bu nedenle sizinki ilgi çekici değilse, bir kenara atılabilir. Özgeçmişiniz iş gereksinimlerine uygun değilse benzer bir sonuç bekleyebilirsiniz.
Bunun yerine ne yapmalı? Özgeçmişinizi ve ön yazınızı her bir pozisyon türü için uyarlamanız gerekir; örneğin, bir içerik stratejisi özgeçmişiniz ve kapak mektubunuz ve ürün yönetimi için başka bir mektubunuz olabilir ve ayrıca ilgilendiğiniz diğer belirli roller olabilir. CV’nizde başarılar olarak deneyimlerinizden bahsedin ve iş tanımından ana anahtar kelimeleri CV’nize eklediğinizden emin olun.
Özgeçmişinizi ve ön yazınızı uyarlayarak, başvurunuzu okuyan herkese pozisyon için nasıl kalifiye olduğunuzu açıkça belirtmiş olursunuz ve ardından geri arama ve/veya iş teklifi alma şansınızı artırırsınız.
3. Özgeçmişinizi Karmaşık Hale Getirmeyin
İş arıyorum ama neden iş bulamıyorum diyenlerin genel yaptıkları hatalardan biri de karmaşık CV temaları kullanmalarıdır. Özgeçmişinizi optimize etmek için her şeyi yaptıysanız ve hala arayan soran yoksa, yapmanız gereken bir şey daha var. Başvurunuzun bir sisteme girdiğini unutmayın ve CV’niz bu sistem için doğru şekilde biçimlendirilmemiş olabilir.
Sistem, başvuruları işe alım görevlilerinin kriterlerine göre uygunluk açısından tarayan bir bilgisayar programıdır. Bu bir robot olduğu ve bir insan olmadığı için, yalnızca belirli anahtar kelimeleri veya kelime öbeklerini içeren özgeçmişleri incelemek ve onaylamak üzere programlanmışlardır.
Özgeçmişiniz sistem tarafından okunamayan bir formattaysa veya gerekli anahtar kelimeleri içermiyorsa silinecektir ya da kısa listeye alınmayacaktır. Yüksek başvuru hacmi nedeniyle, çoğu çevrimiçi iş başvuru portalı buna benzer bir sisteme sahiptir.
Sistemin özgeçmişinizi doğru okumasını sağlamak için şu adımları izleyin:
- Süslü düzenlerden kaçının: Tablolar, grafikler, süslü yazı tipleri, standart olmayan madde işaretleri ve sütunların hepsinden kaçınılmalıdır. Örneğin tablolar, adayların yerden tasarruf ederken özgeçmişleri hakkında birçok bilgi toplamasına izin verir, bu nedenle bunları kullanmak az görülen bir tercih değildir. Ancak, sistemler genellikle bir tablo bölümündeki bilgileri ayrıştırmada veya okumakta zorluk çeker, bu nedenle tüm bölümler karışabilir veya tamamen kaybolabilir.
- Anahtar kelimeleri uygun bağlamda kullanın: İşe alım yapanların doğrudan yayınlanan iş tanımındaki terimleri kullanarak nitelikli adayları aramaları muhtemeldir, bu nedenle aradıkları beceri ve deneyimler için bunu analiz edin, ardından özgeçmişinize ekleyin.
- Bölümleriniz için geleneksel başlıklar kullanın: “Çalıştığım Yerler” ve “Mezun Olduğum Okullar” yerine “Deneyim” ve “Eğitim” gibi terimleri başlık olarak kullanın.
4. Mülakat Becerileriniz Biraz İşe Yarayabilir
İşe alım uzmanları, önce özgeçmişiniz aracılığıyla sizi tanıyacak ve ilk görüşme onlara kağıt üzerinde olduğunuzu söylediğiniz kişi olup olmadığınızı görme fırsatı verecektir. İlk görüşme, ne kadar iyi iletişim kurduğunuz ve eleştirel düşündüğünüzün yanı sıra profesyonelliğiniz ve benzersiz kişilik özellikleriniz de dahil olmak üzere işe alım yöneticilerine hakkınızda çok şey anlatır.
Günümüz dünyasında, bir adayın kişiliği, nitelikleri ve deneyimi kadar önemlidir. İşverenler, başvuranların temel değerlerini, baskı ve zorluklara tepkilerini ve hatta meslektaşlarıyla nasıl geçindiklerini bilmek ister. Bu yüzden davranışsal durum görüşmeleri bu kadar popüler hale geliyor. Beden dilini okuyamayan, mizahı anlayamayan ya da küçük konuşmalara ayak uyduramayan biri olmak istemezsiniz. Bu kişinin işe alınması pek olası değildir.
Bir iş görüşmesinde öne çıkmak için aktif dinleme, göz teması ve diğer beden dili, empati, hikaye anlatımı ve küçük konuşma gibi görüşme becerilerini bilinçli olarak geliştirin. Bu becerilerin çoğu, basitçe bunların farkında olarak ve dikkatli bir şekilde uygulanarak geliştirilebilir, bu yüzden yazının bu bölümünü okuyorsanız, zaten yolun yarısındasınız demektir.
Ayrıca, bir profesyonel gibi genel mülakat sorularını nasıl yanıtlayacağınızı öğrenerek mülakata hazırlanın. Mülakatlar daha yaratıcı ve alışılmadık hale gelse de, birçok şirket adayın aklının nerede olduğuna dair genel bir fikir edinmek için geleneksel soruları kullanmaya devam ediyor.
5. Başvurduğunuz Şirketi Araştırın
‘Neden sizi işe alalım ya da şirketimize neden katılmak istiyorsunuz?’ sorularına hazırlıklı olun. İş arıyorum ama neden iş bulamıyorum diyenlerin yaptıkları en büyük hatalardan biri, başvuru yaptıkları şirketi tanımamaları oluyor. İş aramanızı etkileyebilecek bir diğer faktör de şirket ve rol hakkında yeterince araştırma yapmamaktır. Bir görüşme sırasında, birçok işveren adayın şirket ve iş hakkındaki bilgisini değerlendirmek için sorular sorar. İş görüşmesi yapılan kişinin şirkette çalışmaya hevesli olduğunu ve orada bulunmakla ve ekibe katılmakla gerçekten ilgilendiğini bilmek isterler.
Görüşme öncesi araştırmanıza başlamak için birkaç platform vardır: Glassdoor, LinkedIn, şirketin web sitesi ve eski güzel Google Arama. Bir şirketin ürünlerini ve hizmetlerini inceleyin ve bunları veya benzerlerini geçmişte nasıl kullandığınızı tartışmaya hazırlanın. Ayrıca, şirketin amaçlarını ve hedeflerini öğrenin ve sunduğunuz benzersiz değerin ışığında bunları gerçekleştirmeye nasıl yardımcı olabileceğinizi tartışarak kendinizi pazarlayın.
6. Sosyal Medyanız Dağınık
İnternetin asla unutmadığını söylüyorlar ve kulağa uğursuz geliyor ama bu doğru. Sosyal medya platformlarının erişimi ve potansiyelinin her saat artmasıyla birlikte, daha fazla insan kendilerini çevrimiçi olarak nasıl sundukları konusunda daha bilinçli hale geliyor.
Sosyal medyanızda profesyonel olmayan içeriğe sahip olmak iş aramanızı tehlikeye atabilir. İşe alımcılar ve potansiyel müşteriler, çevrimiçi kişiliğinize ve faaliyetlerinize dayalı olarak yetkinliğinizi ve bir iş için uygunluğunuzu değerlendirebilir.
Sonuç olarak, iş ararken, sosyal medyayı nasıl kullandığınıza ve nasıl davrandığınıza dikkat etmeniz çok önemlidir. Uygunsuz içerik varsa, sosyal medya sayfalarınızı temizlemeniz gerekir.
İş Arıyorum Ama Bulamıyorum Demeyin!
İş arama hassas bir süreçtir ve bu işi yapabilmek için cilalı bir sanatçı olmanız gerekir, çünkü rekabet serttir. Umarım bu makale, hata yapabileceğiniz alanları belirlemenize, yöntemlerinizi ayarlamanıza ve işsizlikten çıkışınızı hızlandırmanıza yardımcı olmuştur.
Takiye.com’u twitter ve google haberler üzerinden abone olarak takip edebilirsiniz.
İş Hayatı ile ilgili haberler için buraya tıklayınız.
