Çocuğunuzun İlkokulun İlk Günü Ayrılık Kaygısının Üstesinden Gelmesi İçin 18 İpucu

Eğitim hayatı başlıyor ve bu çok önemli bir dönem. Peki ilkokulda çocuklarda ayrılık kaygısı nasıl yönetilir, cevapları yazımızda.

İlkokula başlamak önemli bir dönüm noktası olmasına rağmen, genellikle çok fazla ağlama, belirsizlik ve korku ile birlikte gelir. İlkokulun ilk gününde çocuklar ailelerinden ayrılmak istemezler. Bunun çocukta bir travmaya sebep olmaması için yapılabilecek bazı şeyleri bilmenizde fayda var. Yazımızda ilkokulda çocuklarda ayrılık kaygısı nasıl en aza indirilir, anneden ya da babadan ayrılma kaygısı nasıl aşılır, tek tek anlatacağız.

İlkokula yeni başlayan çocuğun, ayrılık kaygısının bazı sebepleri vardır ve bunları gidermek ebeveynlerin görevidir. Sertifikalı bir erken çocukluk özel eğitim öğretmeni olan Katrina Green, “Çocuklar için ilkokulda eğitime başlama konusundaki ana endişe kaynağı, onları neyin bekleyecekleri konusunda hiçbir fikirleri olmamasıdır” diyor. “İlk üç dört yılı aile hayatlarının kurallarını ve rutinlerini öğrenerek geçirdiler ve karşılaşacakları yeni kural ve rutinlere tamamen yabancılar.” diyor.

İlkokula başlamak çok yeni bir deneyim olduğundan, bunu takviminizdeki herhangi bir tarih gibi değerlendirmemelisiniz. New York’ta çeşitli anaokullarında öğretmenlik yapan Alisa Clark Ackerman, “Onları bu yeni maceraya alıştırmak için en az 1 hafta önceden onlarla sık sık konuşun” diyor. “İlkokulun ilk günü” ayrılık kaygısı olan bir çocuğa yardım etmenin en iyi yollarını öğrenmek için yazımızı okumaya devam edin.

Çocukları Okul Öncesine Hazırlamak

Çocuğunuzu ilkokula hazırlamak, ayrıldığınızda hissedebilecekleri ayrılık kaygısını büyük ölçüde azaltabilir. İşte çocuğunuzu yeni ortamına alıştırmanın bazı yolları.

Okulun tüm rutinleri onunla paylaşın. Onlara oynayacakları oyunları, tanışacakları çocukları ve günün sonunda onları almak için her zaman orada olacağınızı anlatın. Okulu abartmayın ve kontrol edemeyeceğiniz şeyler hakkında (yeni arkadaşlar edinmek gibi) sözler vermeyin. Çocuğunuzun ilk deneyimi beklentileriyle uyuşmuyorsa, okul zaten heyecan verici değil korkutucu görünebilir.

Öğretmeniyle tanışın. Birçok ilkokulu, ebeveynlerin, öğretmenlerin ve çocukların birbirlerini tanıyabilecekleri bir açık eve ev sahipliği yapar. Muhtemelen öğretmenin dikkatini çekmek için yarışan birçok ebeveyn olacaktır, ancak çocuğunuzun duyabileceği ve görebileceği mesafedeyken onlarla sohbet etme şansınız olduğundan emin olun. “Çocuğunuza öğretmeninin sevdiğiniz ve güvendiğiniz biri olduğunu gösterirseniz, ona daha kolay bağlanacaktır” diyor.

Okulu ziyaret edin. İlkokuldaki ilk gününden önce, çocuğunuzu sınıflarda gezdirin ve her gün yapacakları farklı etkinlikleri anlatın. Onlara okulun adını da söyleyin. “İlkokula gidene kadar geçen ilk hafta boyunca, ‘Önümüzdeki hafta ilkokulda çok eğleneceksin’ diyerek onu ilk güne hazırlayın” diyor. Ayrıca, Harvard Graduate School of Education’da profesör olan Ebeveyn Danışmanı Kathleen McCartney, okulun önünden geçerken gelişigüzel bir şekilde çocuğunuza gösterin, diyor.

Okula başlamadan önce oyun tarihlerini ayarlayın. Sınıflarında tanıdık yüzler görmek çocuğunuzun daha rahat hissetmesini sağlayacaktır. Mahallenizde veya sokağınızda aynı ilkokula gidecek çocukları öğrenebilirseniz (öğretmeninden de liste alabilirsiniz), okul öncesinde arkadaş edinmelerini ve kaynaşmalarını sağlayabilirsiniz.

Çocuğunuzun pozitif düşünmesini sağlayın. Çocuğunuz sizden ipuçlarını alacaktır, bu yüzden sakin olun ve her şeyin yolunda gideceğinden emin olun. Onlara çok fazla korkup korkmadıklarını sormayın yani negatif çağrışım yapacak kelimeler kullanmayın – bu onları daha da korkutabilir. Ancak okuldan önceki günlerde endişeli görünüyorlarsa, her şeyin yoluna gireceğinden ve size ihtiyaçları olduğunda yakınınızda olduğunuzdan emin olun.

Rol yapmayın. Çocuğunuza yeni arkadaşlarıyla yeni oyunlar öğreneceklerini söylemek, çocuğunuzun sizi terk edecekleri fikrine alışmasına yardımcı olabilir, ancak her akşam yeniden birlikte olacağınızı üzerine basa basa aralıklarla tekrarlayın. Onu asla terketmeyeceğinizi ve ona her zaman destek olacağınızı bilmesi onu rahatlatacaktır.

Okulla ilgili kitaplar oku. “Okulda neler olduğunu anlatan ve bir çocuğun duygularını doğrulayan kitaplar, gerginlikleri gidermeye yardımcı olabilir”. Bu kitaplar, çocuğunuza evinin rahatlığında, kendilerini güvende hissettikleri bir tür okul hayali kurmalarına ve onları rahatlatmaya yardımcı olabilir.

İlkokulda çocuklarda ayrılık kaygısı nasıl azaltılır?

Ne kadar hazır olursanız olun, ilkokul öncesi çocuğunuz ilk gününde yine de gergin olacaktır. İlkokulda çocuklarda ayrılık kaygısı azaltma yöntemlerine göz atmaya devam edelim.

Bir veda ritüeli oluşturun. Bir veda rutinine sahip olmak rahatlık ve aşinalık sağlar, böylece çocuğunuz neyin onu beklediğini bilir. Bu, sizin ve çocuğunuzun karar vereceği herhangi bir şey olabilir, örneğin özel bir sarılma veya el sıkışma ve ardından “Sonra görüşürüz, yakışıklım/güzelim!” Bir kez vedalaştıktan sonra, çocuğunuzun sizin varlığınızla meşgul olmaması için acele etmek en iyisidir. Uzun bir veda sahnesi, bir çocuğun ilkokulun kötü bir yer olduğu hissini güçlendirmeye hizmet edebilir.

Bırakıp, hemen gitmeyin. Bununla birlikte, aniden ortadan kaybolursanız bazı küçükler daha çok korkacaktır. Çocuk ve aile psikoterapisti Fran Walfish, ebeveynlerin çocuklarından asla aniden koparılmaması gerektiğini söylüyor. Bir çocuğun ebeveyni olmadan okula gitmeye hazır hale gelmesi on hafta kadar sürebilir. Ayrılık sürecini halletmenin en iyi yolu, ebeveynin okula gitmesini ve çocuklarının yanına oturmasını sağlamaktır. Onlarla oyunlarda ve oyuncaklarda etkileşime girmemeli, daha çok bir güvenlik ağı olarak orada olmalı ve ona hissettirilmelidir.

Rahatlatıcı bir nesne getirin. Çocuğunuzun ayrılık kaygısını hafifletmek için evden onun çok sevdiği bir şey getirin. En sevdikleri oyuncak bebekleri veya battaniyeleri olabilir, çok sevdikleri bir kitap veya en sevdikleri içecekle dolu bir bardak bile bu işi yapabilir. Bu nesneler size küçük şeyler gibi görünebilir, ancak tanıdık olmayan bir ortamda çocuklara gerçek bir güvenlik duygusu sağlayabilirler.

Asla kıyaslama yapmayın. İlkokulun özellikle ilk 10 haftasında çocuğunuzu asla diğer çocuklarla kıyaslamayın. ‘Bak arkadaşların hiç ağlıyor mu?’ gibi cümleler kurmaktan sakının. Çocuğunuzun bu ilk ve en önemli günlerinde, onu rahatlatacak ve cesaretlendirecek özel şeyler telkin etmek her zaman sizi başarıya ulaştırır. “Ebeveyni onu okulda bırakıp gittiğinde asla ağlamayan çocuk, duygularını boşaltmak için oyun sırasında sahneyi tekrar tekrar canlandırabilir. Başka bir çocuğun duygularının üstesinden gelebilmesi için her ayrılıkta bir süre ağlaması gerekebilir”. Yani çocuğunuz ağlıyorsa, bırakın biraz devam etsin.

Onlara geri geleceğinizi telkin edin. Günün sonunda onları okuldan aldığınızda, tıpkı yapacağınızı söylediğiniz gibi, geri döndüğünüz fikrini pekiştirin. Bu şekilde, her gün bırakma, sonrasında ağlamayı unutacak ve onu geri gelip alacağınıza emin olacaktır.

Bir ödül sistemi düşünün. Elbette bazı çocuklar daha ay kaygılı ve stresli olabilirler. Stres düzeyi ne olursa olsun, okulun ilk günü sonrasında çocuğunuzu mutlu edecek, onun motivasyonunu artıracak bir ödül belirleyin.

İlkokul Öncesi Ayrılık Kaygısıyla Başa Çıkan Ebeveynler İçin İpuçları

Çocuğunuzun yanı sıra kendi korkularınızı da hafifletmenin önemini küçümsemeyin. Onları okulda bıraktığınız için kendinizi suçlu veya endişeli hissediyorsanız, çocuğunuz muhtemelen bunu hissedecektir. Siz ne kadar sakin ve kendinden emin olursanız, çocuğunuz o kadar kendinden emin olacaktır.

Öğretmeni önceden tanıyın. Çocuğunuz okuldan önce öğretmeniyle tanışırsa, ilkokulun ilk gününde kendini çok daha rahat hissedecektir, ama bunu sizin de yapmanız gerekir. Çocuğunuzun öğretmenine, çocuklar ebeveynleri için ağladığında nasıl bir prosedür izlediğini sorun. Bir okul personelinin (ya da öğretmeninin) çocuğunuzu bıraktıktan sonra sınıfa transferinde yardım etmeye hazır olduğundan emin olun. Okul izin veriyorsa, sınıfına kadar gidin, diğer çocuklarla kaynaşması için yardımcı olun!

“İlkokula başlamadan önce veya en azından ilk gün eğitime geçişlerini kolaylaştırmak için bir çocuğun ev hayatı hakkında mümkün olduğunca çok şey bilmek öğretmeni için avantajdır.” “En sevdikleri rengi, hangi oyunları oynamayı sevdiklerini veya hangi şarkıları söylemeyi sevdiklerini bilmek kadar yemek yeme, uyuma ve tuvalet alışkanlıkları da önemlidir. Ayrıca, ailenin bir çocuğu sakinleştirmek için hangi teknikleri kullandığını bilmek de yardımcı olur.

Anaokulunu bir hayat dersi olarak düşünün. Birçok ebeveyn, çocuklarının ilkokul eğitime ilk tepkilerinin kötü olduğunu görebilir ve hemen onu sınıftan çıkarmaya karar verebilir. Ancak bu kötü bir fikir: “Çocuğun olumsuz duygularla nasıl mücadele edeceğini öğrenme fırsatını elinizin tersiyle itmemelisiniz ve sorunlarla yüzleşmemek için ona bir fırsat vermelisiniz”.

Sürpriz ziyaretler gerçekleştirmeyin. Çocuğunuzdan ayrıldıktan sonra, geri dönüp onları kontrol etme isteğine karşı koyun ve okulu her saat aramayın. “Çocuğunuzu her zaman kontrol ediyorsanız, çocuğunuzun sizi sürekli kontrol etmesinin karşılıklılığını riske atmış olursunuz”. Yani çocuğun aklında sürekli siz olursunuz, sizi özler ve stres düzeyi artar.

Kendine bir moral konuşması yap. Ayrı olmanın hem sizin hem de çocuğunuz için neden iyi olduğunu hatırlatmak için “Burası (çocuğunuzun adı) için en iyi yer” veya “(çocuğunuzun adını) buraya getirmek doğru karardır” gibi bir söylemler geliştirin. Ardından, ihtiyaç duyduğunuz sıklıkta tekrarlamaya devam edin!

Okul öncesi çocuğunuza karşı sabırlı olun. Ağlamaya devam etse bile çocuğu bırakmanın sorun olmadığını unutmayın. “Okula tam ve başarılı bir geçiş, özellikle aile tatilleri veya okul tatilleri varsa, çocuklar sıklıkla geriliyorsa veya evde değişiklikler varsa, aylar alabilir.” Sabırlı olmalısınız.


Takiye.com’u twitter ve google haberler üzerinden abone olarak takip edebilirsiniz.

Çocuk kategorimizdeki diğer yazılarımız için buraya bakabilirsiniz.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz


ÇOK OKUNANLAR

İLGİLİ DİĞER YAZILAR