Irkçılık Konulu İzlenmesi Gereken Netflix Filmleri

Irk ayrımcılığı konusu günümüzde bile devam ediyor. İşte Netflix platformunda buna ışık tutan en anlamlı ırkçılık filmleri.

İnsanların siyah ve beyaz olarak kategorize edildiği dönemleri duymuşsunuzdur. Beyaz ırk genellikle varlıklılar, eğitim görenler ve kalburüstü insanlar; siyah ten rengine sahip olanlar ise parayla alınıp satılıp, köle olarak kullanılanlar. Düşünebiliyor musunuz, sadece cilt renklerinden dolayı bazı insanlar geçmişte ikinci sınıf insan muamelesi görüyordu. İşte bu yazımda sizlerle Netflix platformunda izleyebileceğiniz ırkçılık konulu filmleri paylaşacağım. Siz de ırk ayrımı yapılan dönemlerde neler yaşanmış merak ediyorsanız, bu listeyi incelemenizi öneririm.

Şu an itibariyle Netflix’te çeşitli türlerden binlerce içerik yer alıyor. Bu gece ırkçılık üzerine bir film izleme havasındaysanız Netflix kütüphanesinde bu filmleri izlemek için tam sırası. Konu ırkçılığa gelince, yayın platformunda Amerika’dan ve dünyanın dört bir yanından uzun bir film listesi var. Toplumlar, uygarlığın başlangıcından beri insanları fiziksel özelliklerine, soylarına, genetiğine, sosyal veya kültürel özelliklerine göre kutuplara ayırmışlardır. Bir ırk diğerine üstünlük sağlamaya çalıştığında ırkçılık, masum hayatları yok eden bir canavara dönüşür. İnsanlara ırklarına göre uygulanan ayrımcılık ve önyargı, tarih kitaplarında ve dışında birçok kan gölüne, savaşa, soykırıma ve diğer vahşetlere yol açmıştır. İşte tüm bunlarla birlikte, Netflix platformunda yayınlanan ırkçılık konulu filmleri mutlaka izlemelisiniz.

10. 13. Madde (2016 – iMDB: 8,2)

Ava DuVernay’in belgesel draması ’13. Madde’, ABD hapishane sisteminin işleyişine dair derinlemesine bir araştırma sunuyor. Film, Amerikan tarihinin bilinmeyen bazı sayfalarını altüst ediyor ve ırksal eşitsizliğin izlerine ışık tutuyor. Anlatı, Afro-Amerikan kimliğinin kriminalize edilmesinin canlı bir resmini çizmek için akademisyenlerin, aktivistlerin ve politikacıların görüşlerini bir araya getiriyor ve bu da halk hakkında genel bir görüşe kapı aralıyor. DuVernay ayrıca ırk, insan hakları, adalet, vahşet, acı ve utanç üzerine bu düşündürücü çalışmada ABD’deki sözde ‘hapishane patlaması’nın ardındaki gerçekleri ve rakamları da kontrol ediyor. Buradan izleyebilirsiniz.

9. The Best of Enemies (2019 – iMDB: 7,3)

Irkçılık konulu Netflix filmleri arasında ‘The Best of Enemies’, Robin Bissell’in yönettiği, gerçek hikayeden ve Osha Gray Davidson’un kitabından uyarlanan etkileyici bir drama filmi. 1971 yılında geçen filmde Ann Atwater rolünde Taraji P. Henson ve C.P. rolünde Sam Rockwell yer alıyor. Ellis, Durham, Kuzey Carolina’daki okullarda ırk ayrımının kaldırılması konusundaki olası ittifaklarını tasvir ediyor. Film, ırksal gerilimlerin karmaşıklığını çok güzel bir şekilde ele alıyor ve birbirlerinin bakış açılarını anlayan ve saygı duyan iki derin önyargılı bireyin dönüştürücü yolculuğunu sergiliyor. Alışılmadık dostlukları bir umut sembolü ve değişim kapasitesinin bir kanıtı haline geliyor ve ‘The Best of Enemies’ ırkçılık ve uzlaşmanın dokunaklı ve temel bir incelemesi haline geliyor. Merak ederseniz alternatif yayıncıları araştırmalısınız.

8. Get Out (2017 – iMDB: 7,8)

Jordan Peele’nin yönettiği ‘Get Out’, ırkçılık ve yabancı düşmanlığı temalarını ustaca ele alan, düşündürücü bir korku-gerilim filmi. Film, beyaz kız arkadaşının aile evini ziyaret eden Daniel Kaluuya tarafından zekice canlandırılan Chris’in hikayesini konu alıyor. Film, ırkçılığın rahatsız edici inceliklerini ustalıkla ortaya çıkarıyor ve siyah bireylerin karşılaştığı mikro saldırganlıkları ve sistemik önyargıları izleyicilerle buluşturuyor. Peele’nin hikaye anlatımı ve aralarında Allison Williams ve Bradley Whitford’un da bulunduğu sıra dışı oyuncu kadrosu, ‘Get Out’u ırksal gerilimin güçlü bir incelemesine dönüştürüyor ve izleyicilerin ırkçılığın dehşetiyle derinden rahatsız edici ve düşündürücü bir şekilde yüzleşmesini sağlıyor. Merak ederseniz alternatif yayıncıları araştırmalısınız.

7. The Black Godfather (2019 – iMDB: 7,5)

Yönetmenliğini Reginald Hudlin’in üstlendiği ‘The Black Godfather’, müzik ve eğlence alanında endüstrinin dinamosu Clarence Avant’ın hayatını ve etkisini inceleyen büyüleyici bir belgesel. Her ne kadar geleneksel bir anlatı olmasa da film, Avant’ın beyazların çoğunlukta olduğu bir sektörde ilerleyen bir Afrikalı Amerikalı olarak yolculuğunu aydınlatarak ırkçılık temalarını ele alıyor ve burada çok sayıda sanatçı için ırksal engellerin yıkılmasında önemli bir rol oynuyor. Belgesel, aralarında Quincy Jones, Bill Clinton ve Barack Obama’nın da bulunduğu etkileyici bir röportaj veren kişi kadrosuyla göz dolduruyor; hepsi de Avant’ın eğlence dünyasında sistemik ırkçılığın ortadan kaldırılmasına yaptığı hayati katkıyı vurguluyor ve onu ilham verici bir dayanıklılık ve ırksal zorluklarla mücadele hikayesi haline getiriyor. Buradan izleyebilirsiniz.

6. All Day and a Night (2020 – iMDB: 6,0)

Joe Robert Cole’un yönettiği ‘All Day and a Night’, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki sistemik ırkçılığın sert gerçeklerini araştıran, düşündürücü bir dramadır. Filmde Jeffrey Wright ve Ashton Sanders’ın da aralarında bulunduğu yetenekli bir oyuncu kadrosu yer alıyor. Suçla dolu bir mahallede yetiştirilme tarzıyla boğuşan, kendi deneyimleri ile hapsedilen babasının deneyimleri arasında paralellikler kuran genç bir Afrikalı-Amerikalı Jahkor’un hikayesini anlatıyor. Filmin anlatısı şiddet, yoksulluk ve ırksal adaletsizlik döngülerinin nasıl devam ettiğinin altını çizerek izleyicileri sistematik ırkçılığın karmaşık ağıyla ve bunun dışlanmış topluluklar üzerindeki yıkıcı etkisiyle yüzleşmeye zorluyor. Buradan izleyebilirsiniz.

5. Güçlü Ada (2017 – iMDB: 6,4)

Yance Ford’un yönettiği ‘Güçlü Ada’, ırksal önyargının yıkıcı etkisini inceleyen güçlü bir belgesel. Film, Ford’un silahsız siyahi kardeşi William Ford Jr.’ın 1992’de beyaz bir tamirci tarafından trajik bir şekilde öldürülmesini anlatıyor. Derin kişisel röportajlar ve ham duygular aracılığıyla Ford, Amerikan adalet sisteminin doğasında var olan ırkçılıkla yüzleşiyor. Belgesel, sistematik ırk ayrımının katilin adaletten kaçmasına nasıl izin verdiğini araştırıyor ve Amerika’daki birçok siyah ailenin karşılaştığı acı gerçekliğe ışık tutuyor. Irksal adaletsizliğin ve kişisel kaybın gözü kara tasviriyle ‘Güçlü Ada’, ırkçılığın ve onun derin sonuçlarının dokunaklı ve düşündürücü bir incelemesi olarak hizmet ediyor. Buradan izleyebilirsiniz.

4. Layla M. (2016 – iMDB: 6,6)

Mijke de Jong’un yönettiği ‘Layla M.’, Nora El Koussour’un canlandırdığı Faslı-Hollandalı genç bir kadın olan Layla’nın Hollanda’daki ırkçılıkla boğuşan deneyimlerini canlı bir şekilde anlatan güçlü bir film. Konu, her gün karşılaştığı ayrımcılığa tepki olarak giderek radikalleşen Layla’nın yolculuğunu konu alıyor. Film, bir azınlık olarak karşılaştığı zorlukları derinlemesine inceliyor ve katlandığı ırksal profillemeyi, önyargıyı ve dışlamayı vurguluyor. Olağanüstü performanslar ve ilgi çekici anlatım, “Layla M.” Irkçılığın çok kültürlü toplumlardaki bireylerin hayatlarını nasıl etkilediğine dair dokunaklı bir araştırma sunuyor. Buradan izleyebilirsiniz.

3. American Son (2019 – iMDB: 5,9)

Netflix platformunda yayınlanan ırkçılık filmleri arasında ‘American Son’, eleştirmenlerce beğenilen aynı adlı Broadway oyununun film uyarlamasıdır. Kenny Leon’un yönettiği film, çağdaş Amerika’daki ırkçılık üzerine karmaşık ve kaba tartışmaları derinlemesine inceliyor. Hikaye, kayıp çift ırklı ergen oğlunu arayan sıkıntılı bir anne olan Kendra’nın (Kerry Washington), Memur Larkin (Jeremy Jordan) ve Teğmen Stokes (Steven Pasquale) ile etkileşimde bulunurken ırkçılıkla doğrudan yüzleştiği bir polis karakolunun bekleme odasında geçiyor. Sürükleyici anlatımı ve sıra dışı performansları, ırksal önyargıların acı verici gerçeklerine ışık tutan filmi mutlaka izlenmesi gereken bir eser haline getiriyor. Buradan izleyebilirsiniz.

2. Şikago Yedilisi’nin Yargılanması (2020 – iMDB: 7,7)

Aaron Sorkin’in yönettiği ‘Şikago Yedilisi’nin Yargılanması’, 1968’de Chicago’daki Demokratik Ulusal Kongre sırasındaki gerçek olaylardan uyarlanan sürükleyici bir mahkeme salonu dramasıdır. Filmde Sacha Baron Cohen, Eddie Redmayne ve Yahya Abdul-Mateen II gibi yıldızlardan oluşan bir kadro yer alıyor. Hukuk sistemi içinde ayrımcılığa maruz kalan Black Panther kurucu ortağı Bobby Seale de dahil olmak üzere yedi aktivistin adaletsiz yargılanmasını tasvir ederek sistemik ırkçılığa ışık tutuyor. Konu, bu aktivistlerin kesişen hikayelerini ustalıkla bir araya getiriyor, o dönemde yaygın olan köklü ırksal gerilimleri ve önyargıları vurguluyor ve onu ırkçılığa karşı mücadelede ilgi çekici ve önemli bir film haline getiriyor. Buradan izleyebilirsiniz.

1. Mudbound (2017 – iMDB: 7,4)

‘Mudbound’, ABD’nin güney eyaletlerinde hüküm süren ırkçılık ve önyargının yürek parçalayıcı ve güçlü bir anlatımı. Artık günlük yaşamlarında ve işlerinde her ihtiyaç için mücadele etmek zorundalar.

İki aile, bir yandan yoksullukla ve genel olarak düşmanca ortamla uğraşırken, bir yandan da birbirleriyle kavga ederken, iki savaş gazisinin dönüşü olayların gidişatını değiştirir. Onlar, Jackson ailesinin en büyük oğlu Ronsel ve Henry McAllan’ın savaş cephesinden dönen küçük kardeşi Jamie. Çok geçmeden iki asker arasında doğal olmayan bir dostluk filizlenir. Ancak sosyal hiyerarşi ve ırk haricindeki dostlukları, gerici toplumsal güçlere meydan okuyacak güce sahip değil. Merak ederseniz alternatif yayıncıları araştırmalısınız.


Takiye.com’u twitter ve google haberler üzerinden abone olarak takip edebilirsiniz.

Dizi ve Sinema konulu diğer yazılarımız da ilginizi çekebilir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz


ÇOK OKUNANLAR

İLGİLİ DİĞER YAZILAR